Yalnızlığın ve hayata ait olamayışın dramatik öyküsüdür kitabın baş kahramanı Zebercet'in yaşamı. Kâtipliğini yaptığı Anayurt Oteli, kendisinin sınırlı küçük dünyasını teşkil eder. Çocukluğu ve ilk gençliği, askerlik dönemi hariç hep o binada geçmiştir. Bir bakıma "anayurdu" olmuştur otel.
Bir zamanlar konak olan otelin sahipleriyle hiç bir akrabalık bağı olmamasına rağmen hayatını onların geçmişiyle özdeşleştiren Zebercet, aslında aidiyet aramaktadır. Hayata tutunabileceği bir ailesi, eşi, arkadaşı olmaksızın süregiden yaşamında günlük alışkanlıklarının yeknesak düzeni içerisinde bir kısır döngüyü yaşar durur.
Tekdüze geçen günleri, gecikmeli Ankara treniyle gelen gizemli kadının otelde bir gece konaklamasıyla farklı bir boyut kazanır. Kadını ve onun tekrar geleceği günü beklemek Zebercet için bir saplantıya dönüşür. Gelmeyeceğini anladığında ise oteli tamamen kapatır; müşteri kabul etmez olur. Bu onun kendisini hayata da kapatmasıdır aynı zamanda.
Otelin müşterileri, "hayatın içinde olup da bireyin duygu dünyası için anlam ifade etmeyen diğer bireylerdir" romanda. Bu bakımdan yarattığı kahramanının yalnızlığını satırlara aktarırken yazarın mekân olarak bir oteli tercih etmesi oldukça anlamlı geliyor. Farklı dünyalardan farklı insanların konakladığı on iki odasıyla koskoca bir yalnızlığı temsil etmesi, dışa kapalı ve kendi içerisinde dış dünyayı reddeden küçük bir dünya olması, oteli romanın odak noktasına yerleştiriyor.
Zebercet'in sapkınlığa varan cinsel fantezileri dışlanmışlığının yansımaları olarak karşımıza çıkıyor. Gecikmeli Ankara treniyle gelen gizemli kadının odasında unuttuğu havluyu cinsel bir meta olarak kullanarak hayalinde onunla sevişmesi, içinde yaşattığı fetişizmin bir uzantısı. Havlunun sarı, siyah ve kırmızı renkleri romanda tanık olduğumuz bir horoz dövüşünde kavgayı kaybeden horozun tüylerinin renkleridir aynı zamanda. Havlu, tıpkı dövüşü kaybeden horoz gibi yitirilmiş bir yaşam mücadelesinin simgesidir.
Romanın sonlarına doğru Zebercet'in konağın geçmişine ve hatıralara yaptığı yolculuk, platonik bir aşkın vardığı hazin sonun tekrarlanmasıyla nihayetlenecektir.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder