11 Temmuz 2022 Pazartesi

İtiraf


II. Mehmet'in hükümranlık yıllarında başlayıp II. Bayezid döneminde son bulan, merkezinde dönemin ünlü İslam âlimi Molla Lütfi'nin yer aldığı ibretlik bir konuyu kaleme alıyor üstad İskender Pala. Bu öyle bir öykü ki, yüce fikirlerin savunucusu ve muhafızı olarak nitelendirilecek ilim adamlarının nefis denen kör kuyuya ne şekilde düşebileceklerini gözler önüne seriyor.

Romanın kurgu kahramanı Eğriboz'lu Ornio (namı diğer Akbaba), savaşta ölen ailesinin öcünü almak amacıyla Fatih'i öldürmek ve onun kurduğuğu devlet nizamını yıkmak için yemin eder. Niyetini gerçekleştirmek üzere dönemin büyük fikir adamlarından Molla Lütfi'nin öğrencilerinden biri gibi görünerek Fatih'in en güvendiği ilim adamları arasında fitne fesat çıkarır. En büyük silahı, bu büyük insanların nefislerine verdikleri öncelik ve değerdir. Eser, ilim sahibi olmakla alçakgönüllü olunamayacağını; aynı fikir meclisini paylaşıyor olsalar da devletin ve toplumun bekâsı karşısında kendi benliklerinden vazgeçemeyen âlimlerin sebep olabileceği manevi yıkımın büyüklüğünü gözler önüne seriyor.

Molla Lütfi'nin ağır bir dille hicvetmiş olduğu dönemin İslam âlimleri, tarihe "aşere-i muhabbese (on habis insan)" olarak geçmiş bir olaya atıfta bulunarak ve Molla Lütfi'nin sohbet ve öğrenci meclislerinde dile getirmiş olduklarını çarpıtarak onu zındıklıkla itham eder. Oysa bu ithamın asıl kaynağı, onun dönemin ileri gelenlerine ve ulemâya karşı olan ağır ve kırıcı eleştirileridir.

İç içe geçmiş olaylar bütünü içerisinde Venedik, Ceneviz, Papalık yönetimlerinin Osmanlı'yı Avrupa'dan söküp atmak için uyguladıkları siyasete; Bellini'nin İstanbul'a davet edilişi vesilesiyle II. Mehmet'in sanata vermekte olduğu öneme ve Avrupa'da ayak sesleri duyulmaya başlanan Rönesans'ı takip edişine; Osmanlı'da pozitif ilimlerin gelişimine verilen desteğe de tanık oluruz sayfalar boyunca ilerlerken.

Usta yazarın tarihin derinliklerinden bulup çıkardığı ve genel tarih kitaplarında rastlanmayan olayların dekorunda okuruna sunduğu edebi lezzeti bir kez daha tadıyoruz İtiraf'ı okuduğumuzda.

Hiç yorum yok: